Dört Elementin Camdaki Dansı

Dört Elementin Camdaki Dansı

Bir kaşık kaya tuzu, bir bardak su, bir mum ve sen… Her bir cam mumluk, bir elementin hikâyesini taşır içinde.

Kaya tuzu…

toprağın bağışladığı arı gücü temsil eder.

Bir bardak su…

İçindeki Işık

yaşamın taşıyıcısıdır, niyeti alır ve aktarır.

Mumun alevi… ateştir; dönüşümü başlatır,

titreşimi yükseltir.

Ve camın kendisi…

havayı içinde saklayan şeffaf bir alan gibidir.

Bu ritüelde, kaya tuzu ve su camın dibine yerleştirilir. Üzerine mum konur ve yakılır.Zaman geçtikçe tuz, camın iç yüzeyine doğru yükselir; kristalleşir, iz bırakır.

Bu iz, fiziksel bir sürecin ötesinde, bir niyetin camda görünür hâle gelişidir.

Bu ritüel, görsel olarak dinginlik sunarken, aynı zamanda bir denge meditasyonudur.

Dört elementin bir arada bulunması, içsel uyumu çağırır.Ve her kristal izi, sessiz bir duanın yankısı gibi camda kalır.

Her An Yeniden Doğan Bir Mucizesin

Bir Tuz Gibi

Suskun kaldı suyun içinde,

Bir kaşık niyet…

Ateş değdi,

Havaya karıştı her “içten” parıltı.

Camda iz kalan ben miydim?

Yoksa sen,

İçimde usulca yükselen tuz muydun?

M. Y.

“Bazı izler silinmez.

Çünkü onlar cama değil, ruha yazılmıştır.”